Muhteşem konforlu tren yolculuğundan ve hiç boş alanı gözükmeyen, her yer fabrika, tarım alanı ve ev dolu arazilerden geçtikten sonra şaşırtıcı büyüklükteki Şian şehrine vardık. 9 milyonluk bu şehirde büyük rakamda bir Müslüman nüfusu bulunuyor. Bu eski başkent İpek Yolu’nun en önemli ve son durağıymış.
Büyük nüfustan dolayı yüksek apartman bloklarındaki daracık dairelerde yaşamak zorunda olan Çinliler fırsat buldukça kendilerini parklara atıyor ve bu parklarda geleneksek oyunlar oynayıp, grup halinde hiç çekinmeden saatlerce dans ediyorlar. Bu alışkanlıklarını çok takdir ettim ve beğendim doğrusu.
16 Haziran 2018, Cumartesi
Şian
Çin’de mavi gökyüzü görmek zor. Geldiğimizden beri Pekin’deki bir gün dışında her gün gökyüzü sarı bulutlarla kaplı idi. Kış ayları boyunca yakılan kömür ve sürekli yanan fabrika bacalarının bunda bir etkisi var elbet.
Bugün Terakota Savaşçılarını gördük. 1974 yılında çiftçiler tarafından tesadüfen keşfedilen bu 6000 asker gerçek birer dünya harikası. Çok etkileyici. Günümüzde Çinliler ’in bu askerleri koruması ve restorasyonunda gösterdiği özen ve dikkat daha da etkileyici.
Ölüye saygıdan ve tabii mezarlıkların içinde cıva oluşundan şüphelendikleri için, imparator mezarlarını ve bunların içinde gömülü hazineleri açmayı ve kazmayı asla düşünmüyorlar. Ölümden sonra hayatın devamına inanıştan dolayı yapılmış bu eserler, daha doğrusu inanış eski Mısırlılar ’ın gömülme biçimlerine oldukça benziyor. Tabii Mısır’da firavun mezarları zamanla açılmış ve içlerindeki hazineler çalınmış. Ne tür din olursa olsun ölümden sonraki belirsizlik ya da hayatın bir şekilde devamına inanma isteği, insanoğlunu çok meşgul etmiş.
Şian nüfusunun %1’i Müslüman ve Çin mimarisi tarzında, hatta Çin tapınaklarına benzeyen büyük bir camiye sahip şehir tam merkezde. İpek Yolu’nun son durağı olan Şian’a Müslümanlık Persler tarafından getirilmiş. Bu şehirdeki Müslüman nüfusta mavi ve ela gözlüler mevcut, yüz hatları Çinlilere benzese bile. Müslüman Çarsısı da oldukça canlı, hareketli, turistler için ilginç bir yer. Camiden okunan ezan Arapça elbette ama kulağa Çince gibi geliyor. Cami çatısında Çin ejderha figürleri bile bulunuyor. Ben hazırlıksız yakalandığım için şort ve tshirtlüydüm. Yine de cami avlusunu ve pavilyonlarını gezmem sorun olmadı. Oldukça rahat ve açık fikirli görünüyorlar. Bugüne kadar gördüğüm en değişik ve ilginç camiydi. Hoşuma gitti.
17 Haziran 2018, Pazar
Şian
Bu oldukça nemli, Çin’de çoğu gün olduğu gibi bulutlu ve çok sıcak günden Şian Seddi’ne ciktik. Sed büyük başarıyla restore edilmiş ve özenle korunuyor. Sed üstü ejderha seklinde lambalar ve kıpkırmızı fenerlerle süslenmiş. Çok güzel. Üstelik set üstünde yürürken eski Şian ve yeni Şian manzarası da harika görünüyor.
Buradaki Budist tapınağı ve şehir müzesini de gezdikten sonra Gülin uçağımıza binmek için Şian havaalanına geldik. Bu havaalanı da tertemiz, herkes çok güler yüzlü ve yardımcı. Oldukça etkilendik. Bulunduğumuz en iyi havaalanlarından diyebilirim.
Çin’e gelmeden önce bu ülkenin çok eski ve sofistike bir medeniyete sahip ve günümüzde de büyük bir güç olduğunu elbette biliyordum ancak insanın gözle görmesi, birebir yaşaması bir farklı oluyor. Çin başlı başına bir gezegen! Bildiğimiz dünyadaki diğer büyük güçlerin Çin’e ayak uydurabilmesi için daha çok yol kat etmesi gerekiyor.
Comments